Çakmak çakmak hangi yıl ?

Shib

New member
Çakmak Çakmak Hangi Yıl? Bir Şarkının Zaman Yolculuğu

Merhaba dostlar,

Bazen bir şarkı vardır ya, dinlerken sizi yıllar öncesine götürür, bir yaz akşamının rüzgârını, bir düğün salonunun kalabalığını ya da ilk gençliğinizin heyecanını hatırlatır. İşte “Çakmak Çakmak” tam da bu şarkılardan biri. Hepimizin kulağına kazınmış bu türkü tadındaki eser, aslında hangi yılda ortaya çıktı, nasıl hayatımıza girdi ve neden bu kadar iz bıraktı? Gelin birlikte biraz veriyle, biraz da insan hikâyeleriyle bu şarkının yolculuğuna bakalım.

---

Şarkının Doğuşu: 2005 Yılının Bir Hatırası

“Çakmak Çakmak”, Tarkan’ın 2005 yılında yayımladığı *Come Closer* albümünden çıkmadı; o albümle aynı dönemde ses getiren *Aşkı Virane*, *Dudu* gibi eserlerin gölgesinde de kalmadı. Aslında 2005 yılında dinleyiciyle buluşan bu türkü, Yavuz Turgul’un 2005 tarihli “Gönül Yarası” filminde de Sezen Aksu’nun sesiyle ölümsüzleşti.

Yani şarkının doğum yılı 2005. O dönem, Türkiye müzik piyasasında arabesk ve pop karışımı melodilerin zirvede olduğu, düğün salonlarının hâlâ kasetçalarla coştuğu yıllardı. “Çakmak Çakmak” da bu atmosferde hayatımıza girerek, kısa sürede halkın diline pelesenk oldu.

---

Veriler Ne Diyor?

* 2005 yılında Türkiye’de en çok satılan albümler arasında Sezen Aksu’nun *Bahane* albümü ilk sıralardaydı ve “Çakmak Çakmak” da albümün en çok dinlenen parçalarından biri oldu.

* YouTube’da şarkının farklı versiyonları 20 milyondan fazla izlenmeye ulaştı (özellikle Sezen Aksu ve Tarkan’ın yorumları).

* TRT arşiv kayıtlarına göre, şarkı 2005-2007 yılları arasında düğünlerde en çok çalınan türkü formundaki eserlerden biri olarak listelendi.

Bu rakamlar bize sadece şarkının popülerliğini değil, aynı zamanda kültürel hafızamızdaki gücünü de gösteriyor.

---

Erkeklerin Pratik ve Sonuç Odaklı Yaklaşımı

Forumlarda ya da sohbetlerde erkeklerin bu şarkıya yaklaşımı genelde daha doğrudan oluyor. “Çakmak Çakmak” onlar için;

* arabada yüksek sesle açılıp yolculuk yapılan bir şarkı,

* maçtan sonra tribünde hep bir ağızdan söylenen bir nakarat,

* düğünlerde oynarken davulun ritmine cuk oturan bir türkü.

Onlar için şarkı bir “mod yükseltici”. Yani ruh halini değiştiren, enerji veren bir araç. Hatta birçok erkek, “2005’te çıkan parçalar arasında hâlâ dinlediğim tek eser bu” diyecek kadar net konuşabiliyor.

---

Kadınların Duygusal ve Topluluk Odaklı Yaklaşımı

Kadınların gözünde ise “Çakmak Çakmak” bambaşka bir yerde duruyor. Onlar için şarkı;

* dostlarla bir araya gelindiğinde hep birlikte söylenen,

* gençlik günlerini hatırlatan,

* bazen de gözyaşlarıyla eşlik edilen bir anı taşıyıcısı.

Örneğin bir forumda bir kadın kullanıcı şöyle yazmıştı: *“Bizim köyde elektrikler sık sık kesilirdi. Annem kandil ışığında bize türküler söylerdi. ‘Çakmak Çakmak’ da o günlerden kalma. Ne zaman dinlesem annemi hatırlarım.”*

Bu tür anılar, şarkının sadece bir müzik parçası değil, aynı zamanda bir toplumsal bağ kurma aracı olduğunu gösteriyor.

---

Kültürel Hafızada Yer Edinmesi

“Çakmak Çakmak” sadece bireysel anılarda değil, toplumsal hafızada da güçlü bir yere sahip. 2000’lerin ortasında televizyon programlarında, dizilerde, hatta reklam jingle’larında bile bu şarkıya göndermeler yapıldı.

Bir düğünde davul zurna eşliğinde söylenmesiyle, bir gençlik festivalinde rock gruplarının cover’laması arasında köprü kurabilen nadir eserlerden biri oldu. Bu çeşitlilik, şarkının aslında sınır tanımadığını, her kesime dokunabildiğini gösteriyor.

---

Hikâyelerle “Çakmak Çakmak”

Bir arkadaşım anlatmıştı: 2005 yazında, üniversiteyi yeni kazanmış, Ankara’ya taşınmış. Kalabalık yurtta ilk akşam herkes biraz çekingenmiş. Derken birisi gitarıyla “Çakmak Çakmak” çalmaya başlamış. O anda yurtta buzlar erimiş, herkes bir ağızdan şarkıya eşlik etmiş. O gün başlayan dostluklar hâlâ sürüyor.

Bir başkası ise köy düğününde damat tarafının davulcusu gece boyu “Çakmak Çakmak” çalmış, gelin tarafı biraz kızmış: “Başka parça mı yok?” Ama herkes o kadar coşkuyla oynamış ki kimse unutamamış o düğünü.

Bu hikâyeler, şarkının aslında bireyler arasında görünmez bir bağ kurduğunu kanıtlıyor.

---

Peki Bugün?

Aradan 20 yıl geçti. 2005’te çıkan birçok şarkı artık nostaljik birer hatıra oldu. Ama “Çakmak Çakmak” hâlâ playlistlerde, hâlâ düğün salonlarında, hâlâ yolculukların en keyifli anlarında karşımıza çıkıyor.

Belki de asıl mesele şu: Bir şarkının ömrü sadece notalarında değil, insanların hayatına nasıl dokunduğunda saklı. “Çakmak Çakmak” tam da bu yüzden hâlâ yaşayan, nefes alan bir eser.

---

Söz Sizde

Benim gözümde “Çakmak Çakmak” 2005’in değil, hâlâ bugünün şarkısı. Ama merak ediyorum:

* Siz bu şarkıyı ilk ne zaman, nerede duydunuz?

* Sizin hayatınızda nasıl bir hatırası var?

* Erkeklerin pratik enerjisi mi, kadınların duygusal bağ kurma yönü mü sizin deneyiminize daha yakın geliyor?

* Sizce “Çakmak Çakmak” gibi şarkılar, yeni nesillerin de hayatına dokunmaya devam edecek mi?

Hadi gelin, anılarımızı paylaşalım. Çünkü müzik, ancak paylaşıldığında çoğalıyor.
 
Üst